Bir zamanlar çocukluk
bir avuç misket,
üç taşla kurulan dünya idi.Şimdi çocukluk
bir ekran,
parmak uçlarında sonsuz evren.Bir zamanlar
“anne dışarı çıkıyorum” diye bağırırdık,
kapı kapanır,
akşama kadar kaybolurduk.
Şimdi
“anne şarja takar mısın” diye yalvarıyorlar,
kapı kapanmıyor,
ama çocuk kayboluyor.Bir zamanlar dizlerimiz kanardı,
ama kalbimiz hiç kırılmazdı.
Şimdi dizler tertemiz,
ama kalp 13 yaşında kırık emoji koleksiyonu.Bir zamanlar
“arkadaşım” dediğimiz çocuk
karşımızda terli terli dururdu.
Şimdi
“arkadaşım” dediğimiz 247 kişi
hiçbirinin yüzünü hatırlamıyoruz.Bir zamanlar
bir topumuz vardı,
ama milyonlarca hayalimiz.
Şimdi
milyonlarca oyuncağımız var,
ama tek bir hayalimiz yok.Bir zamanlar
gece 9’da “hadi yat” derlerdi,
korkardık karanlıktan.
Şimdi
gece 4’te “hadi yat” diyoruz kendimize,
korkuyoruz yalnızlıktan.Bir zamanlar
büyümek için sabırsızlanırdık.
Şimdi çocuklar
büyümemek için
filtrelerin arkasına saklanıyor.Bir zamanlar
“yarın görüşürüz” derdik,
göz göze.
Şimdi
“görüşürüz” yazıyoruz,
ama kimse gerçekten görmüyor.Biz sokaklarda büyüdük,
onlar odalarda küçülüyor.Bizim çocukluğumuz
bir avuç toz,
bir tutam güneş idi.Onlarınki
mavi ışık,
ve sessiz bir çığlık.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder